Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği yazılı bir açıklama yaparak; İngiltere’den Adana’ya gelen çöpler, İliç Altın Madeninden doğaya sızan siyanür ve son olarak Brezilya donanmasına ait asbest barındıran savaş gemisinin Aliağa’da sökümüne izin verilmesi konularında Hükümete tepki gösterdi. ÇYDD açıklamasında, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 56. maddesini hatırlatarak; “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir.”, dedi.
Açıklama şöyle:
Toprağımızın, suyumuzun ve havamızın kirletilmesine, halk sağlığının tehlikeye atılmasına sessiz kalamayız!
Ülkemizde son zamanlarda sıklıkla gündeme gelen çevre kirliliği, doğa katliamı ve halk sağlığının tehdidi konularına bir yenisi daha eklendi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın, Brezilya donanmasına ait savaş gemisinin Aliağa’da sökümü için bir denizcilik firmasına 30 Mayıs 2022’de izin verdiği basına yansımıştır. Yüklü miktarda asbest barındıran geminin sökümünün İzmir’de gerçekleştirilmesi, ülkemizdeki halk sağlığını ve çevre kirliliğini düşüncesizce tehlikeye atıyor. Yine aynı geminin asbest yükü nedeniyle başka ülkelerce söküm için kabul edilmediği de basına yansımıştır.
Bunlar yaşanırken gündemdeki diğer çevre katliamı konularını da endişeyle takip ediyoruz. Erzincan’ın İliç ilçesinde bulunan maden sahası bütün Fırat nehri havzasını, çevreyi kirletip ve yaşamı tehdit ederken ülkemizin Avrupa’nın plastik çöplerini yoğun şekilde ithal etmekte olduğu ve önce yabancı sonra da ulusal basında haber olmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 56. maddesini herkese hatırlatmak isteriz: “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir.”
İnsan sağlığını ve çevre haklarını hiçe sayan tüm bu uygulamaların vereceği zararlar, çok yakında geri dönülmez boyuta ulaşacaktır. Unutulmamalıdır ki doğanın yani havanın, suyun, toprağın, ormanın eş değeri yoktur; bunların hiçe sayıldığı bir dünyada yaşamın sürdürülmesi de olanaksızdır.
Halk sağlığı ve çevre kirliliği açısından çok büyük risk ve sorun teşkil eden uygulamalara bir an önce son verilmesi gereklidir. Ülkemizin kaynaklarının umarsızca tüketilmesinin ve vatandaşlarının sağlığının tehlikeye atılmasının önüne geçilmelidir.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak doğa yıkımına karşı gelen tüm yaşam savunucularının yanındayız ve tüm bilimsel ve hukuki süreçlerin takipçisiyiz.