Sarıkamış’ta donarak şehit olan on binlerce askere kışlık giyecek, erzak ve mühimmat götürürken, 7 Kasım 1914’te Ereğli açıklarında Rus donanması tarafından batırılan “Bezm-i Alem”, “Bahr-i Ahmer” ve “Mithat Paşa” gemilerinde şehit olan 221 mürettebat 107’nci yılında törenle anıldı.
1.Dünya Savaşı devam ederken, İstanbul’dan hareket ederek Kafkas Cephesi’ne yardım götüren ancak 7 Kasım 1914 sabahı Ereğli açıklarında Rus Savaş gemilerince batırılan Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithat Paşa gemilerinde şehit olan ve tarihe Sarıkamış Deniz Şehitleri olarak geçen 221 şehit için Kdz. Ereğli Belediyesi tarafından sahil bandında yaptırılan ‘Sarıkamış Deniz Şehitleri Anıtı’nda 107’nci yılında anma töreni düzenlendi.
Törene, Kaymakam Mehmet Yapıcı, AK Parti Zonguldak Milletvekilleri Polat Türkmen, Hamdi Uçar, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Niyazi uğur, Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Sarıkamış Platformu Başkan Yardımcısı Oktay Yavlal, askeri erkan, siyasi parti ilçe başkanları, diğer protokol üyeleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
BAŞKAN POSBIYIK: “KDZ. EREĞLİ BELEDİYESİ, SARIKAMIŞ DENİZ ŞEHİTLERİNİ EREĞLİ’DE YAŞATIYOR”
Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık yaptığı konuşmada 3 geminin Ereğli açıklarında Rus donanması tarafından batırıldığını belirterek 221 şehidin ismini Ereğli’de yaşattıklarını söyledi.
Başkan Posbıyık şunları söyledi:
“Bugün tarihimizin en hüzünlü, en zor sayfalarından birini hatırlıyoruz.
2007 yılından bu yana Sarıkamış Deniz Şehitleri anısına, 7 Kasımlarda bir araya geliyoruz. 2009 yılından itibaren de şehitlerimizin aziz hatıralarını yaşatmak için yaptırdığımız bu anıtın etrafında buluşuyoruz.
Tarihimizde büyük kahramanlıkların yanı sıra büyük facialar da yaşanmıştır. Birinci Dünya Savaşı’nda Sarıkamış harekatına destek malzemeleri taşırken Karadeniz Ereğli’de batırılan üç gemi Bezm-i Alem, Bahr-i Ahmer ve Mithat Paşa’yı ve orada şehit düşenleri unutmuyoruz. Sarıkamış harekatında verdiğimiz binlerce şehidimizi rahmetle anıyoruz.
İsmet İnönü’nün 1923’te Dışişleri Bakanı olarak yaptığı konuşmada vurguladığı çok çarpıcı bir söz var: “Ölüm ve kalım mücadelesine karar vermek bir kimsenin, bir heyetin hakkı değildir. Bu, milletin bizzat verebileceği karardır.”
Kahramanlarımız işte bu anlayışla vatanları için ölmeyi göze alarak yola çıkmışlardır.
7 Kasım 1914’te Rus donanması tarafından batırılan üç nakliye gemisinde şehit olan askerlerimizin gösterdiği kahramanlığı ve o kahramanlığın yazdığı destanı büyük bir saygıyla hatırlıyoruz.
Prof. Dr. Bingür Sönmez Hocamız, yıllar süren kararlı çalışmalarıyla Sarıkamış’la ilgili tarihi gerçeği ortaya çıkarmış, ışık tutmuştur. Sönmez, Bahr-i Ahmer, Bezm-i Alem ve Mithat Paşa gemilerinin mürettebatlarının isimlerini tespit etmiştir. Biz de Karadeniz Ereğli Belediyesi olarak bu isimleri anıta yazdırdık.
Bu anıtta hem Sarıkamış’ta şehit olan Karadeniz Ereğlililerin hem de batan 3 geminin 221 mürettebatının isimleri yazılı. Hem onları hem de Sarıkamış’ta şehit düşen binlerce vatan evladını rahmetle, minnetle anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz. Onlar ölümsüzdür.
Destanların ve kahramanlıkların şehri Ereğli’de, sevgi barış ve dostluk duygularımla hepinizi selamlıyorum.”
“90 BİNİN ÜZERİNDE VATAN EVLADI…”
Sarıkamış Platformu Grubu adına konuşan Başkan Yardımcısı Oktay Yavlal da Sarıkamış’ın, beyaz hüznün, buruk kahramanlığın, ıssız ölümün kaderinin yazıldığı gün olduğunu hatırlattı.
Yavlal şunları söyledi:
“Ereğli’de üç nakliye gemimizin, belki Kafkas cephesine ulaşması sonucu 90 binin üstündeki vatan çocuğunun ölümüne engel olacaktı. Fakat Takdir-i İlahi böyle tecelli etti ve burada üç gemimizin 221 mürettebatı, rus donanması tarafından batırıldıktan sonra şehit oldular. Ardından Yemen’den gelen, yokluk ve sefalet içinde, çarığı, yazlık kıyafetiyle Allahuekber dağlarında donarak emre itaat ederek bu kahramanlık öyküsünü yazan 117 bin askerimizden yaklaşık 90 bini şehit oldu. Bizler de bugün sivil toplum örgütlerimizle, askerimizle, ordumuzla, polisimizle, vatandaşımızla; bu güzel şehadete eren vatan erlerinin çocukları olarak onları rahmetle ve şükranla anıyoruz. Onlar peygamberlerine ulaştılar. Hani Mehmet Akif diyor ya ‘ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, sana avucunu açmış duruyor peygamber.’ Onlar şahadete erdiler, peygamberleriyle kucaklaştılar. Bizler bugün tarihin bu sayfasındaki bu sessiz kahramanlığın, bu ıssız öykünün, bu beyaz hüznün yıldönümünde bundan ders çıkararak, ülkemiz, devletimiz ve milletimiz için bu olaylardan ders çıkararak, bundan sonraki olaylarda nasıl kahramanlık öyküsü yazarız, nasıl bu ülkenin kurtuluşu için neler yaparız, neler düşünürüz, bu şehitlerimizi anarak biz de elimizden geleni yapacağız.”
DENİZE ÇELENK BIRAKILDI
“Bezm-i Alem”, “Bahr-i Ahmer” ve “Mithat Paşa” gemilerinin mürettebatı için ilçe protokolü tarafından Deniz Kuvvetleri’ne bağlı TCG Kdz. Ereğli Karakol Gemisi ile olayın yaşandığı bölgede mavi sulara çelenk bırakıldı.