Kdz. Ereğli’de belediye seçim çalışmaları günden güne heyecanın dozunu arttırarak devam ediyor. Tüm partiler farklı stratejilerle birlikte kamuoyuna kendini ispatlamaya çalışıyor.
Bugünkü yazımda; İYİ Parti Belediye Başkan Adayı Murat Sesli ve AK Parti Belediye Başkan Adayı İbrahim Sezer ile aralarındaki kıyasıya mücadelenin nasıl sürdüğüne yönelik kendi gözlemlerimi kaleme alacağım.
Öncelikle hangi Murat Sesli esprisinin bir anlamı kalmadığını söylemek isterim. Herkes Çorbacı’nın önünde gömleği ve ceketiyle vatandaşı selamlayan mütevazi Murat Sesli’nin, amcaoğlu Murat Sesli üzerinden seçime girdiğini bizzat biliyor.
Bunu ne partililer ne de kimse saklamıyor, ki vatandaş artık bu durumun bilincine girmiş şekilde seçime gidiyor.
Yani Murat Sesli’ye oy veren herkes, kuzenini de kabul ediyor, diğer şartları biliyor. Sesli’ye oy veren herkes “Ben Sesliciyim. O işini bilir.” Diyor.
Gelelim İbrahim Sezer’e…
Sevgili Başkan adayı Sezer ve üst akıl danışmanı hakkında 2 yazı kaleme aldım. Yazıları okuyanlar detayları biliyordur. Demem o ki: yolun başında iken yanlış başlamaları, bütün yolun yanlış gitmesine sebebiyet verdi. Ve rota şaşırarak; Belediyeyi yoluna hiç giremeden, Ereğli’de 2. Parti olma yolundan da U dönüşü yaptı. Şimdi de hep beraber ‘ne yapacağız, ne edeceğiz’ diyerek farklı bir yol bulmaya çalışıyorlar.
Gömlek bir kere yanlış iliklenirse, devamı da öyle devam eder…
Şu an Ereğli’de AK Parti’ye oy veren herkes, AK Parti olduğu için veriyor. İbrahim Sezer’in ekstra bir oy getirisi olmadığı gözle görülüyor.
Üstelik Yeniden Refah Partisi Belediye Başkan Adayı Emre Karaarslan’da son derece azimli bir şekilde çalışma yürüterek, resmen AK Parti’nin oylarını bir bir kendine çekiyor. AK Parti küskünleri tekrar sağ tabanlı bir parti seçmek istediğinde Refah Partisi’ne yani Karaarslan’a yöneliyor.
AK Parti’nin tabanından Sesli’yi özleyen ve seven kişi sayısı da bir hayli fazla..
Geçen gece bir rüya gördüm. AK Parti’nin kendi yönetimindeki birkaç isim bile Sezer’e oy vermiyordu. Benim için bir rüya, ama sanırım Sezer için büyük bir kabus olurdu. Geceyi zehir edecek cinsten..
Peki Murat Sesli nasıl sıfırdan başlayarak bu kadar rağbet gördü?
Meclis Üyesi Adaylarının son derece kaliteli, halktan ve çalışkan olması bunlardan biri. Bir diğeri ise Murat Sesli, Ereğli’de zaten tanınıyor. Genci de, ortancası da, ihtiyarı da Sesli deyince düşünmeden hatırlıyor.
Geçtiğimiz günlerde tatlı bir teyzem kulağıma şunu dedi: “Ay oğul sen bizdensin. Gocam bu ak partiden vazgeçmeya, eme ben bu sefer Sesli’ye veycem. Onu gene biliyoz ediyoz, zahten bu ak partilile soyumuzu guruttula bizim” dedi.
AK Parti’de; eşinden saklayanda, partisinden saklayanda, dostundan saklayan da sessiz sessiz Sesli diyor.
Ve İYİ Parti daha önce belediye seçimlerine giren bir parti değil. Yani insanlar direkt Murat Sesli’ye oy veriyor. AK Parti’de ise tam tersi Sezer’e değil, partiye oy veriliyor.
Yani size açık açık şunu söyleyebilirim.
Murat Sesli, AK Partiyle olan savaşından galibiyetle ayrılıyor.
Eğer AK Parti Belediye seçimlerinden 3. Parti olarak ayrılırsa, bütün partililer neden ve kimin yüzünden olduğunu açık açık zaten biliyor. AK Parti’nin üst akıl Prof. Dr.(!) olan danışmanıdır.
O üst akıl paralel SKM Başkanı’da şunu söylüyormuş: Dip dalga geliyor, AK Parti pik yapacak.
Bu gidişle AK Parti pik mi yapar, anca evinde oturup iplik mi yapar tartışılır.
AK Partililere 1 Nisan sabahı uyandığında maalesef hiçbir şeyin şaka olmadığını söylemek isterim.
Alanya’ya selamlar