Karadeniz Ereğli Belediyesi’nin 22. Uluslararası Sevgi Barış Dostluk Kültür ve Sanat Festivali’nde, Türk Tabipler Birliği’ne (TTB) ‘Sevgi, Barış ve Dostluk’ ödülü verildi.
Sahneye çıkıp konuşmasını yapan Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, “Pandemi sürecinde tüm sağlık çalışanlarının büyük emek sarf ettiklerini ve hayatını kaybettiklerini” belirtti.
Ödülü, tüm sağlık çalışanları adına Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Konsey Üyeleri Dr. Aydın Şirin ve Dr. Onur Naci Karahancı aldı.
Fakat bu ödülün TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya verilmesi Ereğli’deki siyasetçilerin bir hayli canını sıktı.
Sebebi ise Şebnem Korur Fincancı’nın; Öcalan hakkında yaptığı açıklama ve Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) yandaşçısı olduğu iddiaları idi.
Başkan Posbıyık’ı bu konuda kınamalarını anlıyorum. Fakat 17 Temmuz’da açıklanan konunun, son güne; yani ödülün verileceği güne bırakılması dikkatlerden kaçmadı.
Buradan anlaşılan, Ereğli’deki siyasetçilerin eleştiri yapmak için yaptıklarını görebiliyoruz.
En başta ödül verilmesi gerekilen kişiler tabi ki sağlıkçılar. Bunu da Türk Tabipler Birliği’ne uygun gördüler. Ve haliyle de başkanına teslim ettiler.
Siz ne bekliyordunuz? Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya verilmesini mi? İlla da eleştiri yapacağım diyorsanız:
“Hayhay…”
Ama benim bu durumdan anladığım: Ereğli’de ya siyasetçi yok, ya da siyaseti kullanabilen yok. Posbıyık’ı eleştirmek için pusuda bekliyorsunuz diyebiliriz.
Bir de şöyle bir konu var:
Eleştiren kişilerin liderlerine bakıyorum. Bu terör örgütü elebaşları ile hem fotoğrafları var, hem kol kola video kayıtları var. Şu an ‘FETÖ’ elebaşı Fethullah Gülen ile fotoğrafı olmayan bir bakanın ismini söyleyebilir misiniz?
Liste çokta uzun değil.
Başkan Posbıyık’ı veya Dr. Şebnem Korur Fincancı’yı, koruduğum için değil. Sadece yapılan açıklamaların son derece gereksiz olduğunu düşünüyorum.
Üst liderler terör örgütleri ile görüşünce “bu politika kardeşim” deniliyor. TTB Başkanı’na sağlıkçılar için ödül verilince “böyle iş olmaz, kınıyorum.” Deniliyor.
İlginç…
Madem eleştireceksiniz ben size tavsiye vereyim:
Festival günü yaşanan izdihamın sonucunda trafik sorununu bizzat gördük, yaşadık. Kent meydanı projesinde otopark planlaması var. Bu projenin bir an evvel hızlandırılması için adımlar atılsa iyi olur.
Kampüs yapılacak, fakat yıllardır bekleniyor. Bu konunun üzerinde durulması gerekiliyor. Ereğli’nin canlılığını koruması için en önemli projelerden biri diye düşünüyorum.
Gazeteciler mi? Bence bizlerde sahnede üç şarkı söylenmesinin hemen ardından basının çıkarılmasını eleştirelim. Torpille basın kartı verilen kişileri eleştirelim. İçeride basından olmayıp ‘manitaları’ ile basından diyerek içeri alınanları eleştirelim.
Ben basın kartım olmasına rağmen 2 gün kapıda kaldım. İçeriye bilgi vermesem alınmıyordum. Demek ki çaba gösteren, çalışan gençler değil; içeride amcası-dayısı olan gençler olmak gerekiyormuş.
Bu konuları eleştirmek varken, bizim Ereğli muhalefeti ‘kurnazlık’ peşinde…