AK Parti günden güne kendini toparlamaya değil, paramparça etmeye devam ediyor.
Kamuoyuna söylenenler bir yanayken, yaptıkları toplantılarda birbirlerine dahi söylenen yalanlar almış başını gidiyor.
AK Parti SKM sorumlusu olarak başta duran Prof. Dr. Mustafa Uysal (!), gazetecileri bir bir yanına çağırarak ayrılan bütçeyi dağıtıyor.
Banka hesaplarına veya ziyarete gelerek elden teslim etme gibi bir durum yok. Zaten yüzü de yok. Etik olmayan bir şekilde basını ayağına davet ederek sırasıyla bütçe, haddi olmadığı halde yargı dağıtıyor. Basın camiasında bu durum çokça şikayet edilirken, Mustafa Uysal’dan herkes yaka silkmiş durumda.
AK Parti lansman haberini yapmayan gazeteler paramparça edildi. SKM tarafından ayrılan bütçede elemeler yapıldı.
Basına yapılan desteğin kesilen sebeplerinden biri bu olurken, bir diğeri ise; Halil Posbıyığın ve Murat Sesli’nin haberlerini yapanların destekleri de kesildi.
Üstelik AK Parti SKM ve Meclis Üyelerinin de bu durumdan haberi yok..!
Halen daha AK Parti içerisinde birçok kişi Mustafa Uysal’ın gittiğini ve AK Parti SKM’de bulunmadığı yalanıyla kandırılıyor..!
Üstelik bu üst akıl Kdz. Ereğli Belediye Başkanlığı sürecinde yıllarca Ereğli’ye hizmet etmiş Halil Posbıyık’ın yaptıklarını bir çöpe atarak; hiçbir şey yapmadı, yalan söyledi derken, ne hikmetse Ereğli’ye gelerek ilk önce Halil Posbıyığı ziyaret ediyor.
Halil Posbıyık, Ereğli’ye hizmet etmiş, Ereğlilinin gönlüne ismini kazımış bir liderdir.
Saçma bir strateji belirleyerek; yalanlarla insanları sabote etmeye çalışan Uysal, AK Parti’ye oy kazandırmıyor. Tam aksi İYİ Parti ve CHP’ye oy kazandırıyor.
Belki de kendisi eski defterleri hatırlayarak geçmişten kalan intikamını alıyor..
Üstelik Murat Sesli için: “Belediye Başkanı olma şansı da yönetme şansı da hiç yok. Bütün dertleri Posbıyık’a seçim kazandırmak! Ereğli’ye yalan söylüyorsunuz!” diyor.
Murat Sesli zaten kendisi: “Ben aday olamıyorum, kuzenim ve meclis üyelerimiz ile seçime giriyoruz. Seçilme hakkım yok ama belediye de hiç mi görev alamayacağım? Temizlik işlerine dahi girerim, danışmanlık yaparım, belediye binası içerisinde koştururum ama vatandaşımıza, Ereğli’ye hizmet ederim.” Diyor.
Ancak AK Parti’nin üst aklı bütün bunları ‘absorbe‘ ediyor.
‘Ereğli’ye yalan söylüyorsunuz’ diyor.
Kendisi yüzünden AK Parti’nin darmadağın olduğunu, kan kaybı yaşadığını söyleyemiyor.
AK Parti’nin yanında halkta yok, AK davalılar da yok, basında yok…
Bütün bunların tek sebebi ise İbrahim Sezer’in yanlış danışman seçmesi ve bunun gerçek olmadığına dair yalanlar söylemesidir.
Kasanın içindeki çürük muz, diğerlerini de çürütür..!
Sosyal medya paylaşımlarında gazetecilerin İbrahim Sezer’den yüksek miktarda para istediğini iddia eden üst akıl, utanmadan kamuoyuna: “Otobüsle geldim, arabayla geri döneceğim.” Diyor.
Merak ediyoruz; üst akıl İbrahim Sezer’den nakit mi alıyor, umut mu alıyor?
Bekleyip hep beraber göreceğiz.
