Gazi Mustafa Kemal Atatürk‘ün; “Bütün ümidim gençliktedir.” Sözü bugünlerde çokça aklıma geliyor.
Türkiye Cumhuriyeti öyle zor günlerden geçip kurulmuş ki okul okuyamadan cepheye giden gençler, çocuğunu beşikte bırakıp askere yardım eden analarımız ve daha bir çok örneği ile birlikte…
Peki ya bu günümüz Z kuşağı neden böylesine zor kurulan bir vatandan vazgeçip yurt dışına gitmek istiyor ? Keyfe keder mi ?
Hayır.! Atalarımızın bize böylesine zorluklarla bıraktığı bu cennet vatanı bırakmayı hiçbir Türk genci istemez.
Z kuşağı gazeteci olarak neden istediğimizin bir kısmını sizlere anlatayım.
Ekonominin kötü olması, bu sebeplerin başta gelen örneklerinden. 19 yaşında biri olarak daha önce hiç tatile gidemedim. Daha önce hiç tuttuğum takımın maçını izlemeye gidemedim. Adana’da şırdan, Mersin’de tantuni, Hatay’da künefe yiyemedim. Ankara’da Anıtkabir’i, İstanbul’da kız kulesini, Çanakkale’de şehit anıtlarını göremedim. Bunları sayınca “e okullarda götürüyorlardı gitseydin, hiç imkanın mı olmadı Anıtkabir’e gitmeye, illa cebinde paran olmuştur, sanki biz her gün gidiyoruz…” Gibi gibi saçma sapan söylemlerle gelenler, bilmiyor ki bu nesil o gezmenin parasıyla anam, babam eve bunu alır, şunu alır diye büyüdüğünü. Bizler bu tür cahil zihniyetlerden BIKTIK…
Ekonomi mağlum daha konuşulsa çokça uzar gider, o yüzden eğitime gelelim. Gündemimizde en çok konuşulan konulardan biri yurt problemleri. Üniversite okumak isteyen gençler yurtsuz kalıyor, eve çıksalar kira derdi var. Kiraya çıkan öğrenci besini mi, elektrik ve su parasını mı, kira parasını vs düşünecek derslerini mi düşünecek ? Ha bide bunları düşündü 4 sene boyunca, sonra bide işsiz kalır mıyım acaba diye düşünecek.
İlkokul ve ortaokullara da deterjan, sıvı sabun gibi ihtiyaçları velilerden istiyorlar. Veliler defterin, kitabın parasını düşünmeyi bırakıp, deterjanların parasını düşünmeye başladı. Vay arkadaş dedirtiyor bana…
Adalet sistemimizi yazmıyorum buraya, gençler artık kendisinin değil, dayılarının yükselmesini istiyor. Dayı yeğen ilişkisi sağlam olunca, işte hazır oluyor. Damatlar içinde geçerli olabilir.
Demem o ki Atatürk’ün bu ümit beslediği çağın gençlerinin, artık geldiğini söylemek isterim. Koskoca bir gençliği toprağa gömülmüş ama gönüllerde dipdiri olan Mustafa Kemal Atatürk’ün ümit sözcüklerine bıraktınız. Geleceğin ziyan oluyor Türkiye’m. Hemde dolup taşan keselerin uğruna…
Kesinlikle katılıyorum arkadaşımızın bu yazdıklarında sonuna kadar haklı ümit ediyorum anlayışlı kişiler tarafından okunacağını ancak dediği gibi olumsuz yorumlarda alacaktır temennimiz artık bu gidişata bir dur denilmesi saygılarımla…